Blog yazarak para kazanmak mümkün mü? Bende yeni bir blog yazarım. Aslında bu soruyu cevaplamak için çok erken ama sonuçlarını hep beraber göreceğiz. Buradan gün gün bu işlemin nasıl yürüdüğünü, iyi bir blog için önceliklerin ne olduğunu yavaş yavaş keşfedeceğiz.
Blog yazarlığı kuşkusuz ki size para kazandıracaktır ama bu yol uzun ve sabır gerektiren bir yol, sıkılmadan özgün içerik doldurmalı, bunu yapar iken de konu sıkıntısı çekmemelisiniz.
Eğer iyi bir ürün ekerseniz, hasatınız da iyi olur. Fakat düzenli aralıklarla sulamayı unutmayın. Blogunuzu güncel tutun. Sürekli yazılar yazın. Sosyal paylaşım sitelerinde, arkadaşlarınızla paylaşın. Onlara üyelikler verip, kendi cümlelerini paylaşmalarını sağlayın. Gerekli konu ve hite ulaşınca da reklam anlaşmalarına baş vurun. Bunun en basit yöntemi kuşkusuz ki Google Adsense . Tabi başka çözüm ortaklığı sunan reklam firmaları da var. Eğer internet başında gerektiği kadar vakit geçirebiliyorsanız, 2. yöntem size daha çok para kazandıracaktır. Bu işi ilk başlarda hobi olarak görebilirsiniz fakat, siteniz zamanı geldiğinde tahminlerinizin üzerinde kazanmaya başlayacaktır. Eminim ki hobi olarak hayatınızda var olan şey, bir anda sizin mesleğiniz olacaktır. Hala ülkemizde, yurt dışında ki kadar ilgi görmeyen “blog yazarlığı” mesleğinin önü açık. Geleceğin internet çağında, bloger yazarlığı bence “Geleceğin mesleği” olabilir. Çok ağır çalışma şartları olmayan, artık bilgisayara bile ihtiyaç duymadan rahatlıkla telefondan halledilebilecek bir meslek. Üstelik çalışma saatlerinizi siz belirliyorsunuz. Aynı zamanda hiç istemeden içine girdiğiniz iş kıyafetini de siz seçiyorsunuz. Tabi tatil günlerinizi de.
Bu işin altın kurallarından biri “özgün içerik”. Google reklam alan sitelere paralarını dağıtıyor fakat, kendisi hiç ummadığınız kadar zeki. Eğer içerik kopyası yaparsanız. Kendi cümlelerinizi kullanmak yerine çalıntı makale kullanırsanız anında tespit ediyor ve spawn olarak işaretliyor. Klasik türk kafasına girmeden, Google’ı dolandırmaya çalışmazsanız paranızı kazanırsınız. Kendi reklamlarınıza da tıklamamanız önemli tabi. Bunlar Google Adsense sözleşmesinde net olarak yazıyor zaten. Gelelim sabır konusuna, burada söz konusu minimum 100 makaleden söz ediyoruz. Bu gerçekten sabır isteyen bir iş. Hemen karşılığını beklememekte fayda var. Önce yatırım yapmalısınız ki sonra kazancınız olsun. Önce blog konu başlığınızı belirleyin. Ama benim tavsiyem, günlük yaşam blog’u yerine, daha çok internet kullanıcılarının araştırdığı konu başlıklarını ve kelimelerini inceleyerek bir sonuca varmak. Her biri birbirinden ayrı konularda 5 blog farklı açıp siteye giren günlük kişi sayısını 5’e bölmektense, 1 blog içerisinde bir çok farklı konu yelpazesi yaparak tek site altında toplamak daha mantıklı. O yüzden içeriği geniş bloglar oluşturun. Planlı çalışın. Gün içersinde mutlaka ufak ufak notlar alın. Daha sonra konu sıkıntısı çektiğinizde bunlardan ilham alırsınız. Zor olan maratonun bu kısmını tamamladıktan sonra, artık eskisi kadar sık konu yazmanıza gerek kalmıyor zaten. Haftada 2-3 konu işinizi görecektir.
