Terazi Burcu Kadını ve Özellikleri

Sevgili Teraziler,

Siz Venüs’ün kızlarısınız ve bu “Aşk için yaratıldım” demektir.

Kadınsınız. Her şeyinizle, tepeden tırnağa. Sokakta yürürken başlar size çevrilir. Hatta güzel değilseniz bile bu böyledir. Zaten klasik güzellik anlayışının dışındadır çoğunlukla güzelliğiniz. İçinizden gelir ve siz ne yaparsanız yapın, en sıradan kıyafetlerin içinde bile o kadın halinizi saklayamazsınız.

Fakat mantığınız bir erkeğinki gibi çalışır. Bir erkekle onun kurduğu mantığı da aşabilen bir şekilde tartışabilir ve sonunda galip gelirsiniz. Tabii ki bunu isterseniz. Yani tepeniz artık susamayacağınız kadar atmışsa ve karşınızdakinin bunu hak ettiğine inanıyorsanız. O noktaya uzun zamanda gelmişsinizdir. Bekleyerek, gözlemleyerek, onun bir derse ihtiyacı olduğundan emin olana dek sabredersiniz. Sonrasında karşınızdakinin sizin hiç fark etmediğini sandığınız tüm detayları tek tek ortaya koyar, kızgınlıkla değil, gayet soğuk bir mantıkla haksız olduğunu anlatır ve sonrasında: “Tamam mı şimdi?” dersiniz. “O halde, uzatmayalım artık. Sinemaya gitmeye ne dersin?”

Kusura bakmayın ama… Bu halinizle sahiden çok tehlikelisiniz sevgili Terazi. Çünkü sizinle tartışan bir erkek, iki dakika önce bu kadar soğuk bir mantıkla zehir zemberek cümleleri arka arkaya sıralayabilen bir kadının iki dakika sonra yumuşacık, sevimli, neşeli birisine dönüşebilmesi karşısında iyice şaşkınlaşır ve her halinizi kabul edip, sevmekten, bağlanmaktan, âşık olmaktan başka bir şey gelmez elinden.

Şimdi bir kusurunuzu söyleyeceğiz, tam da bu nedenle. İnsanları etkileyip yönlendirmek siz fark etmeseniz, hatta kabul etmeseniz bile hedefleriniz arasında önceliklidir. Ama bunu diyelim ki, bir koç ya da aslan gibi direkt tavırlarla davranışlarla yapmazsınız. Tersine, yavaş yavaş işlersiniz insanları. Öyle ki, zamanla sizin düşünceleriniz onun düşünceleriymiş gibi gelmeye başlar ona da. Zaten terazilerden iyi hukukçular, arabulucular, diplomatlar, kolaylaştırıcılar çıkar. İktidar sizin başat hedefiniz olamayacak kadar sıkıcıdır çünkü. Siz iktidara sahip olanlar üzerinde onların bile fark etmediği bir iktidar kuran kadınlardansınız. Ve bu aşkta da böyledir. Bir erkek, sizin yanınızda tüm kararları kendisinin verdiğini sanır. Oysa siz o kararları ondan çok önce vermişsinizdir.

Merhametli olduğunuz kadar adilsinizdir. Uzun kırgınlıkların, kinlerin, intikamların insanı olamazsınız. Zaten hiçbir duygu o kadar uzun süre etkisi alamaz sizi. Hayatın değişken olduğunu, yaşanan her şeyin geçici olduğunu bilirsiniz. Ama bu sizi üzmez. Hatta tersine. Siz şöyle düşünürsünüz: “Her şeyin hep aynı kaldığı bir hayat mı? Yaşamaya değmezdi aslında”

Yine de alışkanlıklarınızın bozulmasından o kadar hoşlandığınız da söylenemez. Çünkü huzur sizin en çok aradığınız ve kesinlikle bir şekilde bulduğunuz haldir. Bunun herkesin sandığı gibi tekdüze bir yaşantı sayesinde olmadığını bilirsiniz. Huzur iç dengenizde vardır. Sizin havailikleriniz, karar vermede zorlanmanız, hatta bazen iki zıt yolu bile aynı anda denemeye çalışmanız hep bu huzur arayışından kaynaklanır.

Özellikle genç yaşlarınızdayken kadından çok erkek arkadaşa sahipsinizdir çoğunlukla. Çünkü bir yandan hayattan beklentileriniz, kafa yapınız erkeklerinkine daha yakındır, diğer yandan kadınlarla aranızda “nedense” bir kıskançlık problemi vardır. İçinde bulunduğunuz ortamda herhangi bir hemcinsinizin karşı cins tarafından daha çok beğenilmesi sizin için kesinlikle tahammül edilemez bir durumdur. Çoğunlukla ilgi odağı olmayı bir şekilde başarırsınız gerçi ama bunun için çaba harcamak zorunda kalmak size hep aptalca görünür. Bu nedenle en güzel, en çekici kadın olmadığınız ortamdan uzaklaşıp kendi hayran çemberinizi yaratmayı tercih edersiniz.

Eğri oturup doğru konuşalım: Fena halde flörtçüsünüz. Eh, buna çapkın diyenler de çıkacaktır. Ama lütfen! Bu elinizde olan bir şey değildir ki. Nazikçe bir gülümseme, tatlı bir iltifat, hafif bir el teması… Bu aslında sizin insanlara fark etmeden verdiğiniz iyi niyet mesajlarıdır. Sonrasında erkekler sizin peşinizden koşuyorsa suç sizin mi yani? Hem siz bunu sadece erkeklere değil, kadınlara, çocuklara, hayvanlara, hatta beğendiğiniz herhangi bir eşyaya bile yaparsınız ki zaten.

Merhametsizlikten, kaba davranışlardan, bayağı şakalardan nefret edersiniz. Ne ezmeyi ne de ezilmeyi istersiniz. Radikal fikirler size göre değildir pek ama adalet duygunuz bunu gerektirirse en gözü kara aktivistler de sizden çıkar.

Maalesef tembelsiniz, ayrıca sebatkâr da sayılmazsınız. Pek çok işe büyük bir hevesle başlayıp tam başarmak üzereyken sıkılıp bırakan pek çok terazi vardır. Uzun süreli işler sizi sıkabilir. Bir amacınız olduğunda ve bunu gerçekleştirdiğinizde bile mutluluğunuz kısa sürer. Zaten başarıdan ziyade keşfetmek, yapıp yapamayacağınızı görmektir ilginizi çeken.

Hayal gücünüz fena sayılmaz ama ayaklarınız sıkıca yere basar. Mantıksız olduğunu düşündüğünüz bir işe girmeye sizi kimse ikna edemez. Çok zorda kalırsanız, özellikle birisini kırmamak için kolayca yalan söylersiniz. Zaten kırıcı olmayı hiç istemezsiniz. Kavga, dövüş, gürültü, patırtı tarzınız değildir. En ciddi sorunların bile konuşarak çözülebileceğine dair şaşmaz bir iyimserliğiniz vardır.

Dışarıdan korunmaya muhtaç, güçsüz bir görüntü çizseniz de, zor zamanlarda ayakta kalmak konusunda üstünüze yoktur.

Terazi kadınları ilişkilerde eşitliğe ve adalete inanır. Kendilerine gösterilen cömertliğe aynısıyla cevap verirler. İçten pazarlıklı değillerdir. Ama sözlerinden ziyade davranışlarına güvenmenizi tavsiye ederiz. Sizi sevdiklerini söylüyorlarsa seviyorlardır belki ama sevmiyorlarsa bile sizi kırmamak için seviyorum da diyebilirler. Emin olabileceğiniz tek şey, “Seni sevmiyorum” demeleridir. Bunu söylemek onlar için oldukça zordur çünkü sevgisizlikle karşılaşmayı kaldıramazlar pek. Zaten onlar için aslolan sevmek değil, sevilmek, ilgi görmektir.

Bir terazi kadınının size âşık olmasını istiyorsanız ona bolca iltifat edin ama zekâsına saygı göstermeyi unutmadan, gerçekten doğru olanları söyleyerek. Dünyanın en güzel kadını olmadığını bilecek kadar sağduyuludur ama sizin için dünyanın en güzel kadını olduğuna kolaylıkla inanacaktır. Ki, bu sizin açınızdan da doğruysa ömrünüzün sonuna dek onun size bağlı kalacağına güvenebilirsiniz. Sizi asla aldatmayacaktır. Ama siz onu aldatırsanız adalet duygusu gereği benzer bir davranışa hazırlıklı olun deriz. Ruhunuz bile duymadan hem de.

Ve siz sevgili teraziler, sizin için bir dünya yaratılmış olsaydı yumuşak renklerden, uçucu kokulardan, tatlı gün batımlardan, kalbe, göze ve kulağa güzel gelen şeylerden oluşurdu. İyi ki doğdunuz. Siz olmasaydınız dünyamız fena halde renksiz, tatsız, ruhsuz olurdu.