Kime sorulsa hediye seçmenin zor iş olacağını söyleyecektir. Oysa birine hediye vermek, aslında bir sevgi ifadesidir. Hediye vermek bir yasak savma işi değil, emek isteyen bir iş olmalıdır. Ancak çoğu kişinin kullandığı iki yöntem var ki bir anlamda kurtarıcı rolü üstleniyor. Bunlardan birincisi hazırda hediye bulundurmak.

Bazen vakit geçirmek için dolaşırız alışveriş merkezlerini. Bazen de gerçekten alışveriş yaparken gözümüze çarpar ufak tefek şeyler. Bunları o anda alıvermek ileride hayat kurtarıcı olabilecektir.

Çok farklı bir fotoğraf çerçevesi, iki güzel mumluk, bir cüzdan ya da çiçekler için bir vazo o an için bir şey ifade etmeyecektir ama umulmadık bir anda bir arkadaşınıza hediye vermek durumunda kaldığınızda elinizin altında olması sizi büyük bir yükten kurtaracaktır.

Hatta bir şarap reyonunu dolaşırken alacağınız bir şişe kırmızı şarap, belki de onu vereceğiniz kişinin yaşamında unutulmaz bir gecenin anısı olarak kalacaktır. İkinci yöntem ise gelen hediyeleri saklamak.

İlk anda kulağa hoş gelmiyor belki ama bu da bir yöntem neticede. Ama tabi paketi açmadan bir başkasına vermek beraberinde bir risk de taşıyor. İçinde olan, sizin için yazılmış bir notun bir başkasına gitmesi hoş olmayacak bir durum. Size gelen ve içinde ne olduğunu bildiğiniz bazı hediyelerin saklanması ileride size nefes aldıracak bir seçenek yaratacaktır. Yine de paketi vermeden önce belli olmayacak şekilde içinin kontrol edilmesinde yarar var. Bu durumun etik olup olmadığı akla gelebilir ancak insanların gereksinimleri ve beğenileri farklı farklıdır. 

Sizin hoşunuza gitmeyen ve kullanmayacağınız bir hediye başkasının çok da işine yarayabilir. Bir ikinci dikkat edilmesi gereken konu da eğer çok beklettiyseniz hediyenin hala bir anlam taşıyıp taşımadığıdır. Eğer bugün bir anlam taşımıyorsa zaten boşuna sakladınız demektir.