Nevada Çölü’nün ortasında ufacık bir kasabada yaşayan insanların ufak tefek tamir işlerini yaparak geçimlerini sağlayan Valentine ve Earl, uzun süredir bu kasaba hayatından sıkılmış durumdadır. Günün birinde nihayet bu lanet kasabadan gitmeye karar verirler ve eşyalarını kamyonetlerine yüklerler.
Aynı zamanda deprem bilim uzmanı olmak için sismoloji okuyan Rhonda isimli çalışkan öğrenci kasaba yakınlarında yer altı ölçümleri yapar ve yer altında tuhaf hareketlenmelerin olduğunu kısa sürede anlar.
Valentine ve Earl uzun süre sonra vermiş oldukları kararın mutluluğu ile yola koyulurlar, ancak yolculukları pek uzun sürmez. Bir elektrik direğinde kasabanın yaşlı amcasını ölü bulurlar, ama ölüm nedeni pek bir ilginçtir. Adam elinde tüfeği ile susuzluktan can vermiş. İki arkadaş buna bir anlam veremez ve kasaba halkına haber vermek için geri dönerler. Tekrar yola koyulduklarında ise bu sefer başka bir olay kasabadan çıkmalarını engeller ve bu sefer iş ciddi. Kısa süre sonra tuhaf ölümlerin sayısı artar ve yer altındaki hareketlenmelerin ismi belli olur – Tremors!
Yer altında yaşayan ve insanları avlamak için yerden aldıkları titreşimleri müthiş bir sürat ile takip eden devasa canavarlar kasaba halkını uzun bir kabusa sürükler.
Tremors, 1990 yılında daha çok televizyon dizileri çeken yönetmen Ron Underwood tarafından yönetildi. O yılların kuşkusuz en başarılı filmlerinden biri olan Tremors, devam filmlerinde ne yazık ki bu kadar başarılı olamamıştır.
Filmin senaryosunu yazan S.S. Wilson, US Navy için California Çölü’nde görev yaparken “acab yer altından bir şey beni kapıp kayaya tırmanmama engel olsa nasıl olurdu”?” düşüncesinden yola çıkmış.
Peki film ne kült statüsüne ulaşabilecek kadar muhteşem? Bunun birçok cevabı var. Öncelikle, daha öncesinde yer altında yaşayan canavarlara çok fazla rastlamamıştık (her ne kadar bu canavarlar Dune filmindeki canavarlara benzese de). Yer altında oldukları için çok gizemliler ve titreşimleri takip ettikleri için de kurbanların kaçması çok kolay değil. Neticede sürekli havada bulunamıyor insanoğlu. Ve tabi ki efsanevi sahneleri unutmamak lazım.
Kevin Bacon ve Fred Ward’un cool tavırları, silah delisi Gummer çiftinin umursamaz tavırları, zekice yazılmış senaryo ve beklenmedik anlarda beklenmedik olayların meydana gelmesi seyir keyfini en üst noktaya taşıyor.