Kutsal Kase; Hz. İsa’nın, ölmeden evvel yediği son akşam yemeğinde şarap içmek için kullandığı kadeh olarak bilnir. Bununla birlikte Hz İsa çarmıha gerildiğinde akan kanın, Aramatyalı Yusuf tarafından bu kadehte toplandığı da söylenmektedir. Hz İsa son akşam yemeğinde herkese birer parça ekmek dağıtmış ve bunun kendi bedeni olduğunu söylemiştir. Aynı şekilde elindeki kadehte bulunan şarabın da kendi kanı olduğunu söylemiştir. O gece ekmeklerin kadehteki şaraba banılarak yenmesi bir çeşit ayin olarak görülür. Kutsal Kase olarak bilinen kadehinse aslında bu ayinde kullanılan ve büyük güçler taşıyan başka bir şeyin sembölü olduğu da söylenir.
İnanışa göre bu kase çok büyük bir güç teşkil etmektedir. Hal böyle olunca güç düşkünü olan bir çok insanın zihnini “Kutsal Kase nerede?” sorusu sürekli meşgul etmiştir. Kase yüzyıllar boyu süren bir çok efsaneye sebep olmuştur. Kral Arthur`un da bu kadehin peşinde olduğunu düşünecek olursak buradan bir sonuca varabiliriz ki o da şudur; böylesine önemli bir hazinenin bir koruyucuya ihtiyacı olmalıdır. Tapınak Şövalyeleri olarak bilinen son derece gizli ve güçlü bir örgüt kasenin koruyuculuğunu üstlenmiştir. Prieure de Sion tarikatının (Tapınak Şövalyeleri) kasenin gerçeklerinden haberdar olması onlara bu gücü vermiştir. Bu gerçeklerinse kadehle birlikte saklı olan belgelerde yazılı olduğu söylenir.
Dediğimiz gibi kase hakkında bir çok efsane vardır ve nerede olduğu hep merak konusu olmuştur. Peki ya kutsal kase Ayasofya’da olabilir mi?
Çoban Anıtı’ndaki Şifre
1748 yılında Anson Ailesi tarafından yaptırılan ve İngiltere’deki Shugborough Hall malikanesinin bahçesinde yer alan Çoban Anıtı, kitabesinde kasenin yerini belirten bir takım şifreler içermektedir. Zira Anson Ailesi Tapınak Şövalyeleri ile yakın ilişki içerisindeydi. Anıtın kabartmalarındaki tema ise yine örgütün üstadlarından kabul edilen Fransız ressam Nicolas Poussin’in ”Arkadyalı Çobanlar” tablosundan alıntıdır. Fakat tablo bu anıt üzerine, Sion tarikatının kullandığı ters yansıma yöntemiyle işlenmişti. Anıttaki kabartmanın fotoğrafı baş aşağıya çevirildiğinde diz çöker durumda resmedilmiş yaşlı bir çoban figürü görülmektedir. Çobanın sandaletlerine dikkatli bakıldığında bağcıkların ”LI” ve ”CAX” yazılarını oluşturacak şekilde çizildiğini görürsünüz.Bu harflerin anagramı Latince kase anlamına gelen ‘calix’ kelimesini vermektedir. Ayrıca Nostradamus’un, 866 numaralı kehanetinde ‘D.M.’ harflerinden oluşan bir kitabenin bahsi geçer. Bu harfler Çoban Anıtı’nın kitabesinin ikinci satırında aynen kullanılmıştır. Bununla birlikte kehanette 1 kadın ve 3 erkekten bahsedilmektedir. Anıtta bulunan 1 kadın ve 3 erkek figürü gibi. Çoban Anıtı’nın kitabesi, kasenin yerini gösteren gerçek şifreyi çözmeyi sağlayacak olan anahtardır. Şifre Fransızca hazırlanmış bir anagram: “ENRICO DANDOLO A ECRİT CLEF MONTRE SUR MUR SOUS LUNE QUE GARDE ST GRAEL” Türkçesi: “Enrico Dandolo gösterilen anahtarı Kutsal Kase’yi koruyan ayın altındaki duvara yazdı” ...
Kutsal Kase Ayasofya’da
Ayasofya Müzesi’nin üst galerisinde bulunan Deesis Mozaiği ile İstanbul’un yağmalandığı 4. Haçlı Seferi’nin önderlerinden olup, ölümünden sonra Ayasofya’ya gömülen “Henricus Dandolo”nun mezarı arasında kalan bölümde ”LI” ve ”CAX” yazılarının kazılı olduğu görülür. Çoban Anıtı’nın kabartmasında, Nicolas Poussin’in Arkadyalı Çobanlar tablosundan farklı olarak, lahdin üzerinde defne dallarından oluşan bir taç süslemesi bulunmaktadır. Bu figür, Deesis Mozaiği’nin hemen yanı başında yer alan pencerenin alt kısmına mermer üzerine işlenmiştir ve bu süsleme Ayasofya’da sadece bu bölümde yer alır. Deesis Mozaiği ile Henricus Dandolo’nun mezarının tam ortasında yer alan bölümde dört sütun üzerinde yarım ay şeklinde kapalı bir bölme vardır. İşte Kutsal Kase buraya saklanmıştır. Ayasofya yani zamanındaki adıyla Hagia Sophia kasenin saklanması için aslında pek uygundur. Hagia Sophia “Kutsal Bilgelik” anlamındadır. Bu durumda kutsal bir hazinenin yine kutsal bir mekanda saklanmış olması oldukça inanılabilir bir hal alıyor.