Filistin devleti birinci dünya savaşından sonra İngiltere’ye manda olarak verilmiştir. Fakat bu bölge de hem çok fazla Arap hem de çok fazla Yahudi bulunması nedeniyle sürekli olarak iç çatışmalar yaşanıyordu. Bu iç çatışmalar belli bir süre sonra büyük bir hal alınca bu duruma bir çözüm çaresi aranmaya başlandı. Bu bölge de artık birçok Yahudi barınıyordu, ayrıca ikinci dünya savaşı sonrasında Yahudiler de canlarını kurtarmak için bu bölgeye geçiyorlardı. Bu nedenle nüfus artık bölünmeye müsait olabilecek kadar büyümüştü. Stratejik konumu ve kaynakları açısından zengin bir konuma sahip olan Orta Doğu’daki sıkıntıları çözmek için Filistin’e yapılan göçler sınırlandırıldı. Bu olayların önüne geçmek için yeterli gibi görünse de bu da çaresiz kaldı. Dolayısıyla yeni bir çözüm bulmak gerekiyordu.
Bu nedenle birleşmiş milletlerin masasına sorun devredildi ve bu sorunu çözmek adına bir komisyon kuruldu. Komisyonun bulduğu en mantıklı çözüm yolu ise toprakların Filistin ve Yahudiler arasında bölüştürülmesi, burada yeni bir devlet kurulmasıydı. Çoğunluğun oyları da bu yönde olunca Kudüs ulusal bir çizgi sınırında kalması şartı ile İsrail devletinin kurulmasına dair karar alındı. İsrail devleti, Birleşmiş milletlerin de vermiş olduğu bu kadar ile 14 Mayıs 1948 tarihinde resmen duyuruldu. Kısa süre de büyük gelişmeler kat eden devleti ise 14 Mayıs 1948 tarihinde ABD bundan tam üçgün sonrada Sovyet Rusya tanıdığını açıkladı.
İsrail devleti şuanda 470 KM uzunluğuna sahip olan ve içerisinde çoğunluğu Yahudi halkı olan tek devlettir. İçerisinde sadece Yahudi değil birçok medeniyetten insan barındıran İsrail devletinin son ölçümlerle nüfusunun 7.000.000 civarında olduğu saptanmıştır. Her geçen gün büyüyen devlet şuanda kendi para birimini kullanmaktadır.