ABD ekonomisinin durumu, FED’in politikaları ve attığı adımlar en küçüğünden en büyüğüne kadar bütün piyasaları etkilemektedir. Her ayın ilk haftası Cuma günü tüm piyasaların merakla beklediği tarım dışı istihdam ile birlikte açıklanacak olan işsizlik oranı verisinin sonucu Dolar’ın değeri ve varlık alım programı(QE) ile ilgili kararlara etki edecektir. Tarım dışı istihdam ile işsizlik nedir ve etkileri nelerdir? Bu ayki beklentiler nasıl? Varlık alım programı nasıl etkilenir? Varlık alım programının Türkiye üzerinde nasıl bir etkisi vardır?
Tarım dışı istihdam, tarım endüstrisi haricinde son ay içerisinde çalışan insanların sayısındaki değişiklikleri belirler. Yukarı yönde bir eğilim ülkenin para biriminde pozitif bir etkiye sahip olacağı gibi aşağı yönde bir eğilim ülkenin para biriminde negatif bir etkiye neden olacaktır. Eğer gelecek olan haber beklentiden daha yüksek sonuçlanırsa bu durum çalışan insanların sayılarında pozitif bir artış olduğunu göstereceğinden ABD Dolar’ının değer kazanmasına neden olacaktır. Eğer gelecek olan haber beklentiden daha kötü çıkarsa bu durum çalışan insanların sayılarında negatif bir azalış olduğunu göstereceğinden ABD Dolar’ının değer kaybetmesine neden olacaktır.
Genellikle işsizlik oranı verisinin direk olarak Dolar’a etki etmesi beklenilmektedir. Ancak bazı durumlarda işsizlik oranı verisinden dolayı Dolar değil ABD borsaları etkilenmektedir. ABD borsaları ile Dolar endeksi ters korelasyonludur. Eğer beklenti ile açıklanan rakam arasındaki fark %0,2 veya daha azsa bu durumda direk olarak Dolar endeksi yani Dolar etkilenecektir. Ancak eğer aradaki fark daha fazla ise bu durumda direk ABD borsaları etkilenecektir. Böylelikle “ABD borsaları yükselirse Dolar değer kaybedecek, ABD borsaları düşerse Dolar değerlenecektir”.
FED, 2008’deki emlak balonunun patlamasıyla QE programını devreye soktu ve bu sayede %5 olan faiz %0,25’lere kadar indi. Krizden sonra %6,4 oranında gerileyen ABD ekonomisini canlandırmak ve tırmanan işsizliği azaltmak adına 2008, 2010 ve 2012 yıllarında 3 tane QE programı uygulandı. FED Başkanı Ben Bernanke işsizliği %6,5 olarak hedeflediğini açıklamıştı. Türkiye’nin de içinde bulunduğu gelişmekte olan ülkeler QE programından olumlu etkilendi ve fon akımları bu ülkelere yöneldi.
Kasım Ayında, 125K olarak beklenen tarım dışı istihdam değişim verisinin beklentilerin çok üzerinde 204K ve işsizlik oranının da beklendiği gibi %7,3 olarak açıklanması Dolar’da ciddi değer artışlarına sebep oldu. Bu olumlu veriler doğrultusunda piyasada FED’in varlık alım programını sonlandıracağı endişesi oluştu. Türkiye Borsası bundan olumsuz etkilenerek satış baskısına maruz kalsa da Wall Street tek bir ayın verilerinin iyi gelmesiyle programın sonlanmayacağının farkında. Ayrıca FED programı sonlandıracak bile olsa bunu azar azar yapacağını açıklamıştı. İşsizlik de Bernanke’nin hedefi olan %6,5’a daha ulaşılabilmiş değil. 6 Aralık günü açıklanacak olan tarım dışı istihdam verisi ve işsizlik oranları için beklentiler de sırasıyla 180K ve %7,2.
Nouriel Roubini’nin de içinde bulunduğu bir grup ekonomist FED’in Ocak 2014’te tahvil alımlarını azaltacağı yönünde yorumda bulunsa da genel kanı 2014’ün ilk çeyreğinde gelecek olan verilerin de önemli olduğu yönünde. FED Başkanı değişikliği uygulanacak olan politikalarda bir değişiklik yaratacak mı onu da takip etmek gerekiyor. FED, öyle ya da böyle aldığı kararların tartışılmaması ve kendisine olan güveni sarsmamak adına yakın zamanda tahvil alım programına son vererek musluğun ağzını kapatacak. Her ne kadar musluğu önce biraz kısacağını yani yavaş yavaş kapatacağını da söylese, Türkiye’nin de içinde bulunduğu bir grup gelişmekte olan ülke piyasalarının buna hazır olmadığı düşüncesi hâkim.