Arap baharı adı verilmiş olay 21.yüzyılın en büyük olaylarından birisidir ve hala da birisi olmayı sürdürüyordur. Genellikle İslam diktatörlüğü altında yönetilen Arap devletleri artık bu durumundan bıkmış ve daha fazla hak istemeye başlamıştır. Bu nedenle de büyük kalabalıklar tarafından meydana halk hareketleri gelmiştir. Bu halk hareketlerine verilen ortak ad ise Arap Baharı adını taşımaktadır. Arap Baharının meydana çıkmasının altında yatan temel neden insanların devletlerinden daha fazla demokrasi, özgürlük ve insan hakkı gibi taleplerde bulunmasıdır. Bu talepler karşılanmadığında da ortaya Arap baharı yani modern çağın ayaklanması çıkmaktadır. Halklar Arap Baharı ile özgürlük mücadelesi gölgesi altında birçok Arap diktatörünü devirmiş ve yerine istediği kişiyi koymuştur. Bunların en yakın örneklerini günümüzde hala bile görebilmek mümkündür.
Başta Tunus olmak üzere Mısır, Libya, Suriye, Bahreyn, Cezayir, Ürdün ve Yemen’de büyük çapta hareketler ve Moritanya, Suudi Arabistan, Umman, Irak, Lübnan ve Fas’da da küçük çaplı olmak üzere Arap Baharı hareketleri yaşanmaktadır. İslami demokrasinin artış talebini birçok uzmanlar bu kadar büyük kitleler halinde görüldüğü için Arap dünyasında yaşanan en büyük değişimlerden birisi olarak yorumlamıştır. Protestoların asıl kaynağı ise Tunus’da kendini yakan gencin ardından başlamıştır. Muhammed Buazizi’nin kendisini ateşe vermesi ile birlikte Arap baharı da başlamıştır. Çıkış noktasında diğer en önemli etmenler de işsizlik, gıda enflasyonu, siyasi yozlaşma, ifade özgürlüğü gibi noktalar oluşturuyor.
Durum birçok Arap ülkesi için aynı şekilde işlediğinden dolayı, birinin baş kaldırması diğerini de başkaldırmaya teşvik etti. Böylece bir domino etkisi altında kalınarak Arap Baharı tüm Arap ülkelerinde yayılmaya başladı. Günümüzde hala devam etmekte olan bu olgunun ne zaman sona ereceği ise bilinmiyor.