Siz Öldükten Sonra Mailleriniz ve Sosyal Medya Hesaplarınız Ne Olacak?

Bir gün gelecek ve hepimiz öleceğiz, kimsecikler kalmayacak buralarda. Vatandaşlıktan çıkmış olacağız, dünyaya attığımız kazığın günü geçecek ve hayattan yoksun kalacağız.

Bir gün gelecek ve hepimiz öleceğiz, kimsecikler kalmayacak buralarda. Vatandaşlıktan çıkmış olacağız, dünyaya attığımız kazığın günü geçecek ve hayattan yoksun kalacağız. Çoğumuz görünmezler korosuna katıldığını düşünmek istemez. Hatta, birer eski-insan olduğumuzda internetteki profillerimize neler olacağını da. Perpetu adından bir startup, biz göçüp gittikten sonra sosyal ağ hesaplarımızın bağlatısının kesildiğinden emin olmamızı bizim için daha kolay hale getirmeyi istiyor. Şu sıralarda kullanıcıların Facebook ve Twitter hesaplarını ücretsiz olarak eklemelerine izin veren servis, yakın zamanda yıllık 15$’a ya da tek sefer ödenmek istendiğinde 100$’a mal olan, LinkedIn, Gmail, Dropbox, Flickr ve Github hesaplarına destek içeren premium versiyonunu duyurdu.

Nasıl işliyor

Yaratıcı fikir sahibi bir eşya avukatı ve bankacı tarafından kurulan Perpetu, ‘çevrimiçi değer’lerinize siz öldükten sonra neler olacağına karar vermenizi sağlıyor.

İlk olarak, Perpetu’ya e-postanızla, Twitter ya da Facebook hesabınızla üye oluyorsunuz. Bir kere giriş yaptıktan sonra, Perpetu’ya ekleyebileceğiniz servislerin listesini görüyorsunuz. Her biri için birkaç opsiyon mevcut. Örneğin, Facebook profiliniz için son bir duvar yazısı belirleyebilirsiniz ya da fotoğraflarınızı, durum güncellemelerinizi ve özel mesajlarınızı indirebilir, bu dosyaları belirlemiş olduğunuz bir kişiye e-mail ile gönderebilirsiniz. Github’da ise, geliştiriciler seçtikleri kaynakları, ölümlerinin ardından kullanıma açık hale getirebiliyor. LinkedIn çevreniz, indirilerek bir meslektaşınıza veya birine gönderilebiliyor.

Çevrimiçi gizlilik kanunları, hala gelişme sürecinde ve her bir sosyal ağın ölmüş kullanıcılarının bilgileriyle ilgilenme şekli farklı. Ne yazık ki, bu ilgilenme yöntemleri de kişinin aile üyelerinin ve arkadaşlarının isteklerine ters düşüyor.

Kurucu ortaklarından Ryanne Lai, kendisini motive eden iki olaydan bahsediyor. İngiltere’de, Louise Palmer isminde bir kadın, büyük kızı Becky’nin beyin tümöründen ölümünden sonra arkadaşlarının gönderdiği cesaretlendirici mesajlardan dolayo Facebook profilinin anı sayfasına dönmesinin ardından bu yorumları ve spamleri giriş yapıp silemediğinden şikayetçi olmuştu. Birkaç yıl önce Amerika’da, Justin Ellsworth adından bir askerin ailesi, 2005 yılında Yahoo’ya çocuklarının, Irak’ta yol kenarındaki bomba yüzünden ölmeden önce görevi sırasında anılarını karaladığı e-posta hesabına erişebilmek izni almak için dava açmıştı.

“Ellsworth olayında olanlar beni oldukça etkilemişti ve ailesinin postalarına erişememesinden dolayı ne halde olduklarını düşünememiştim,” diyor Lai. “Daha çok etkileyen şey ise, Justin’in e-postalarındaki her şeyi ailesinin görmesini istemiyor olabileceğiydi. Bu konu üzerinde bir kontrolü yoktu ve bulunacak orta nokta da.” 

Gizlilik ve erişimi dengelemek

Perpetu, varislerinin hesaplarına erişebilmek için ölüm belgelerini, ilanlarını gönderme sürecine gerek duymadığına emin oluyorken, kullanıcılarının isteklerine saygı duymayı istiyor. Şirket, bu problemi hangi dosyalarınızın ya da klasörleriniz kimlere gönderilmesini seçmenize izin vererek ele alıyor.

PasswordBox’ın bu ayın başlarında bünyesine dahil ettiği Legacy Locker, Google’ın Inactive Account Manager’ı ve AssetLock da benzer servislerden. Diğer ‘ölümden sonra sanal alem’ servisleri de, ölümünüzün ardından sosyal medya hesaplarınıza gönderilecek olan mesajları belirlemenizi sağlayan DeadSocial ve LivesOn.

Legacy Locker ve AssetLock’ın aksine, Perpetu kullanıcılardan şifrelerini istemiyor. Onun yerine,  hangi bilgilerin indirilip arkadaşlarınıza ve ailenize gönderileceğini seçiyorsunuz, bu sayede hesabınıza girip özel mesajlarınız, belgeleriniz ve fotoğraflarınız arasında olası travmatik süreç yaşamıyorlar.

Lai: “İşte Perpetu’yu başlatma sebebim bu. Tumblr hesabım var, Adam Lambert’a hayran mesajları atıp durduğum Twitter hesabım var. Bunlar benim saklamak istediğim ve ailemin anlam veremeyeceği şeyler.”

“Yahoo, Facebook ve Google gibi şirketler için, ölmüş kullanıcılarla ilgilenme sürecine o kadar da fazla uğraş göstermiyorlar. Onlara daha fazla veri getirmiyor. Onlar için teşvik edici bir şey yok. Google’ın aktif olmayan hesap yönetimini yürütüyor olmasına saygı duyuyorum; ama Perpetu’nun çıkar çatısmasına yol açacak bir amacı yok.”

Lai Perpetu’yu ilk olarak 2011 yılında kurucu ortaklardan Andrea Livotto ile tanıştığı Startup Weekend Hong Kong’da başlatmıştı. İkisi etkinlikte bir prototip oluşturmuştu ve sonrasında Hong Kong hükümetine yatırım için başvuruda bulunmuştu. Nisan ayında sunulan Perpetu, Hong Kong Cyperport’un parçalarından biri ve toplamda yatırım programında 81,000$’a ulaştı.

Şimdiye kadar, Perpetu’ya kayıtlı 1000 kullanıcı vefat etti, bu da kurucuların onlardan gelen özelliklerle geri beslemeler toplayabildiklerini gösteriyor. Perpetu’yu ilk zamanlarında benimseyen kişiler, Dropbox ve Instagram desteği isteğinde bulunmuştu —ki bu sebeple, bir premium servis başlatma kararı verildi.

Ücretsiz servisler için kullanıcıları üye yapmak, ölümün konuşulmak istenmeyen bir konu olmasına rağmen pek büyük bir sıkıntı değildi. Bu sebeple Perpetu’nun sitesi ‘karanlık ve boğucu’ olmayacak şekilde tasarlandı. Ayrıca servis, bir avukat tutup istediklerinizi belirlemekten çok daha kolaylık sağlıyor. 

Gerçekten ama gerçekten öldüğünüzden emin olmak

Diğer bir açıdan düşünldüğünde, çevrimiçi hesapları silmek oldukça kolay.

Kazara işlemlerden kaçınmak için, Perpetu kullanıcının hesaplarını deaktif hale getirmeden önce ölümünü doğrulamak için birkaç yöntem düşündü. Üye olduğunuzda, e-posta adresinizi, telefon numaranızı ve varsa varis listenizi içeren iletişim bilgilerini veriyorsunuz.

Perpetu ölümünüzü öğrendiğinde, size bir mail gönderiyor, ardından da ölüm raporlarınızın abartılmamış olduğundan emin olmak için sizi arıyor. İsterseniz Perpetu’nun talimatlarınızı ölümünüzden ne kadar sonra izlemeye başlayacağını belirleyebiliyorsunuz. Lai, şirketin başka ülkelerde ölümü doğrulamak için devlet dairelerinden kontrol ettirmek gibi başka yöntemler de aradığını söyledi. 

Veriler de huzur içinde yatıyor mu?

Perpetu’nun size sanal mülkünüz üzerinde net miktarda kontrol sağladığı halde, yapamayacağı bazı şeyler de var. Örneğin, Perpetu Facebook’un veya başka bir servisin sunucularında yer alan bilgilerinizi kalıcı olarak silip silmediğinden emin olamaz.

Lai, Perpetu’nun son bir isteği değiştirmeyi amaçlamadığını da vurguluyor.

“Kullanıcılarımız için çevrimiçi bir mekanizma üzerinden çevrimiçi istekleri yerine getirebiliriz; ancak bir istekleri varsa ve bu istek Perpetu’nun talimatlarıya uyuşmuyorsa, tabii ki istek diğerinden ağır basacaktır,” diyor. Şirket, Perpetu hesaplarını istekleri arasında geçirmek adına insanları cesaretlendirmek için avukatlarla ve yasal firmalarla çalışmak istiyor.

Perpetu’nun yaptığı şey, size ölümünüzden sonra insanların profillerinizde neyi görüp neyi göremeyeceğinin kontrolünü sağlamak.

Lai: “Odaklandığımız nokta, hayatınızda ürettiğiniz ve sahip olduğunu birçok şey var. Bunların her birinin de ayrı değeri var. İnsanlar son isteklerini bıraktığında, bunlar, onların hayatlarında neler yaptıklarını yansıtıyor olacak.”