Simya nedir?

Kimya kadar kesin sonuçları olmayan, deneme yanılma üzerine kurulu, 17. yüzyıla kadar popüler olan bir meslektir. O zamanların en popüler deneyi de, bazı elementleri

Simya nedir?

Kimya kadar kesin sonuçları olmayan, deneme yanılma üzerine kurulu, 17. yüzyıla kadar popüler olan bir meslektir. O zamanların en popüler deneyi de, bazı elementleri karıştırarak altın, gümüş ve çeşitli hastalıklara karşı iksir elde etmek hayaliydi. Kimyanın geldiği son noktaya oldukça uzak ancak modern kimyanın temelini oluşturan, kesin sonuçları olmayan bir uğraştır. Kesinlikle bir bilim dalı değildir. Bir hayal ürünü olmaktan öteye gidememiş olan bu uğraş aslında içerisinde ciddi bilim dallarını barındırır.(Biyoloji, fizik, tıp, kimya, mistisizm, elektronik, elektrik, statik elektrik, botanik, felsefe, astroloji v.s.)

O dönemin zayıf kalan tıp bilimi ve insanların kolay yoldan zengin olma hevesi sayesinde ün salmış olan bu uğraş, başta Mısır olmak üzere, İran, Hindistan ve Çin’de oldukça yayılmıştır. Ulaşmaya çalıştıkları sonuçlar hayal ürünü olmaktan öteye gidemediği için, simyacılar için genel görüş hayalperest ve akli dengelerinin bozuk olduğudur.

Aslında simya kendi içersinde dallara ayrılır. Mistik simya, Çin simyası, Hint simyası, İksir simyası, Botanik simyası ve Tıp simyası daha bir çok simya dalı da mevcut ama başlıcaları bunlardır.

Deneme yanılma yönteminden ayarı birde simyanın mistik boyutu vardır. Mistik simya da hedef sonsuz yaşama ulaşmaktır. Ne kadar hayalperest de gözükse simyanın bu yönü günümüze kadar gelmiştir.

Mistik simya kara büyüyü temel almaktadır. Masonların da temelini oluşturan, Hz. Süleyman’ın kitabından, Mısır mitolojisinde ölümle yaşam arasındaki kapı ve yazıtlara, Çin’de Yin – Yang, Hindistan’da ise çeşitli budist, hindu büyülerine kadar uzanan geniş bir felsefi kökenli deney biçimdir.

Buna en iyi örneklerden biri Çin’de ki Yin-Yang dır. Simyanın temel prensibi dönüştürmektir. Yin-Yang’a göre; “Karşıtlar, birbirine dönüşebilen yapıdadır. Dönüşüm aşamalarla, kendi sürecine bağlı olarak gerçekleşir. Her sürecin bir haddi vardır. Dönüşüm, uyum içinde veya uyumsuz gerçekleşebilir. Uyum, Yin ve Yang’ın göreceli denklik halidir. Uyumsuzlukta sürecin haddine ulaşılır ve o hadden karşıtına dönüş yapar yani karşıt kutbuna Yin Yang’a; Yang da Yin’e dönüşür. Dönüşüm, sürecin hem etken hem de etkin parçasıdır. Dönüşebilme, bitmeyen sonsuz devinimi olanaklı kılar.”(Kaynak WikiPedia)  Belki de simyacılar sonsuz yaşamı arama istekleri buradan geliyordur kim bilir?